Ekonomistler Açıkladı: Üretken Yapay Zekâ, İş Kayıplarına ya da Ücret Düşüşüne Neden Olmuyor
Ekonomistlere göre, ChatGPT, Claude ve Gemini gibi üretken yapay zekâ araçları ne maaşları düşürdü ne de istihdamı azalttı. Danimarka’da 2023 ve 2024 yıllarına ait verileri inceleyen araştırmacılar, bu araçların iş gücü piyasasında kayda değer bir etki oluşturmadığını ortaya koydu.
Chatbot Kullanımı Hızla Arttı Ancak Verimlilik Beklentiyi Karşılamadı
Chicago Üniversitesi Booth School of Business’tan yardımcı doçent Anders Humlum ve Kopenhag Üniversitesi doktora öğrencisi Emilie Vestergaard, 11 farklı meslek grubunu inceleyerek 25.000 çalışan ve 7.000 iş yerinden elde ettikleri verileri analiz etti. İnceleme alanında muhasebeciler, müşteri temsilcileri, finans danışmanları, insan kaynakları uzmanları, yazılım geliştiriciler, gazeteciler ve öğretmenler gibi yapay zekâdan etkilenmesi muhtemel meslekler yer aldı.

Araştırma sonuçlarına göre, yapay zekâ destekli sohbet robotlarının bu meslek gruplarında ne maaşlarda ne de çalışma saatlerinde önemli bir değişime neden olduğu gözlemlendi. Bu bulgu, teknoloji sektörünün yapay zekâya yaptığı milyarlarca dolarlık yatırımları sorgulatır nitelikte oldu.
Ekonomist Humlum, sohbet robotlarının benimsenme sürecinin oldukça hızlı ilerlediğini ve çoğu çalışanın bu araçları aktif şekilde kullandığını söyledi. Ancak kullanım yaygın olmasına rağmen, iş süreçlerinde ya da çalışanların gelirlerinde anlamlı bir değişiklik görülmedi.
Firmaların yaptığı yapay zekâ yatırımları, çalışanların bu araçları kullanma oranını artırsa da zaman tasarrufu beklenenden düşük kaldı. Kullanıcılar, haftalık çalışma sürelerinin sadece yüzde 2.8’ine denk gelen bir zaman tasarrufu sağladıklarını belirtti. Bu da 40 saatlik bir çalışma haftasında yaklaşık 1 saat kazanç anlamına geliyor.
Araştırma, yapay zekâ araçlarının bazı çalışanlara yeni görevler yüklediğini de gösterdi. Örneğin öğretmenler, öğrencilerin ödevlerinde ChatGPT kullanıp kullanmadığını tespit etmeye çalışırken zaman harcıyor. Ayrıca birçok çalışan, üretilen içeriklerin doğruluğunu denetlemek ya da etkili komutlar yazmak için ekstra mesai harcamak zorunda kalıyor. Bu durum teoride zaman kazandırması gereken bir teknolojinin pratiğe döküldüğünde yeni iş yükleri oluşturduğunu ortaya koyuyor. Dolayısıyla potansiyel verimlilik kazanımları da bu şekilde törpüleniyor.
Araştırmacılar, üretken yapay zekâ araçlarının sağladığı verimlilik artışının sadece yüzde 3 ila 7’sinin maaşlara yansıdığını belirtti. Bu da çalışanların daha fazla kazanç elde etmesini ciddi şekilde sınırlıyor. Elde edilen küçük zaman tasarrufları, çoğu zaman çalışanın ek iş yükü almasına ya da gelirini artırmasına yetmiyor.
Humlum, firmaların iç eğitim ve yönlendirme yoluyla bu araçlardan daha fazla verim elde edebileceğini belirtiyor. Ancak şu anki tabloda, bu tür çabaların da ekonomik sonuçlar açısından sınırlı bir etki sağladığı görülüyor.
İki yıllık kapsamlı veri setine dayanan bu araştırma, yapay zekânın kısa vadede iş dünyasında köklü bir dönüşüm yaratacağı yönündeki iddiaları şüpheyle karşılamaya neden oldu. Humlum, bu araçların etkili olabilmesi için iş süreçlerinin ve beklentilerin yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguladı.