İsrail merkezli savunma şirketi Rafael, yüksek enerjili bir lazer sisteminin savaş alanında başarıyla kullanıldığını açıkladı. Gerçek muharebe koşullarında düşman insansız hava araçlarını etkisiz hâle getiren bu teknoloji, askeri tarihte bir ilk olarak kayda geçti. Açıklamaya göre lazer sistemi, şimdiye kadar 40’tan fazla İHA’yı hedef alarak imha etti.
Lazer Silahları Bilim Kurgu Sahnesinden Gerçek Savaş Alanına Taşındı
Askerî amaçla geliştirilen lazer teknolojilerinin geçmişi 1960’lara dayanıyor. Bu sistemler ilk olarak Vietnam Savaşı’nda hedef tespiti ve mesafe ölçümü gibi görevlerde yer aldı. 1982’deki Falkland Savaşı’nda kullanılan düşük güçlü “dazzler” tipi lazerler, düşman pilotlarının görüşünü geçici olarak engellemek amacıyla devreye sokuldu. Ancak bu sistemlerin doğrudan yok edici bir etkisi bulunmuyordu.
Bugün ise İsrail, doğrudan imha kabiliyeti taşıyan bir lazer sistemini aktif bir şekilde savaş alanına entegre etti. İsrail Savunma Bakanlığı tarafından paylaşılan görüntülerde, lazerin İHA’ların kanatlarını yakarak onları etkisiz hâle getirdiği net biçimde görüldü.
İsrail’in lazer savunma alanındaki en ileri projelerinden biri olan “Demir Işın” sistemi, Hava Savunma Komutanlığı tarafından aktif görevlendirme sürecine alındı. 100 kilowatt gücündeki bu sistemin menzilinin 7 ila 10 kilometre arasında olduğu belirtiliyor. Kullanılan lazerin bu sistem olup olmadığı henüz doğrulanmasa da, mevcut kapasitesinin bu tarz tehditleri bertaraf etmeye yeterli olduğu vurgulandı.
Aralık 2022’de Rafael ile Lockheed Martin arasında yapılan iş birliği, Demir Işın projesini daha da ileri taşımayı amaçlıyor. Lazer savunma sisteminin entegre edilmesiyle İsrail, hava sahasını daha düşük maliyetlerle koruma imkânı bulacak.
Lazer sistemlerinin en büyük avantajlarından biri, hedef başına oldukça düşük maliyetle çalışabilmeleri. Örneğin İsrail’in mevcut Demir Kubbe sistemi, her fırlatılan füze için 50.000 ila 100.000 dolar arasında maliyete yol açıyor. Oysa lazer sistemleri, sadece birkaç dolarlık elektrik enerjisiyle aynı etkiyi yaratabiliyor.
Bu durum, özellikle düşük bütçeyle çok sayıda İHA gönderen saldırılar karşısında lazer sistemlerini daha cazip hâle getiriyor. Yine de lazer teknolojisinin bazı sınırlamaları bulunuyor. Hava koşullarına duyarlılık, eş zamanlı birden fazla hedefe müdahale edememe ve yüksek hızlı füzelere karşı düşük etkinlik gibi faktörler, sistemin sınırlarını ortaya koyuyor.
İsrail’in lazerle gerçekleştirdiği bu ilk operasyonun yeri ve tarihi resmî olarak açıklanmadı. Ancak uzmanlar, angajmanın Gazze ve Mısır sınırına yakın bölgelerde, Demir Kılıçlar harekâtı kapsamında Hizbullah’a karşı gerçekleştirildiğini tahmin ediyor.
