Yapay Zekâ Şirketlerine Yüzünü Satan Oyuncular Pişmanlık Yaşıyor
Son yıllarda yapay zekâ teknolojilerinin hızla gelişmesiyle birlikte dijital yüz kopyalama ve ses simülasyonu gibi uygulamalar da yaygınlaştı. Ancak bu teknolojilere yüzünü ve sesini satan birçok oyuncu, karşılaştıkları olumsuzluklar nedeniyle pişmanlık duyuyor.
Yapay zekâ ile Üretilen İçerikler Oyuncuları Zorluyor
Simon Lee ve Adam Coy gibi oyuncular, yüzlerinin ve seslerinin yapay zekâ kullanılarak etik dışı, zararlı ve utanç verici içeriklerde kullanıldığını açıkladı. Oyuncular, dijital kopyalarının reklam, propaganda ve aldatıcı içeriklerde izinsiz şekilde yer aldığını belirtiyor. Başta cazip gelen bu anlaşmaların, uzun vadede kontrol kaybı ve kişisel itibar açısından ciddi sorunlar doğurduğu ifade ediliyor.
Yapay zekâ şirketlerinin sunduğu sözleşmeler, genellikle tek seferlik ödeme esasına dayanıyor. Oyuncular, dijital kopyaları üzerinden ek gelir elde edememesiyle beraber içerik üzerindeki haklarını da büyük ölçüde kaybediyor.
Bu alanda en çok bilinen şirketlerden biri olan Synthesia, içerik güvenliği sağlamak için çeşitli önlemler alsa da oyuncular bu önlemlerin yetersiz kaldığını düşünüyor. Diğer yandan Creative Reality Studio, yalnızca bir fotoğrafla dijital insan ya da sunucu üretme hizmeti sunuyor. Sisteme yüklenen görsel ve metinle oluşturulan içerikler, doğal el ve yüz hareketleriyle video formatında dışa aktarılabiliyor. Türkçe dâhil birçok dili destekleyen platform, yüksek kaliteli sunucularıyla dikkat çekiyor. Ancak yine de tüm bu sistemler, kişisel hakların korunması ve içerik denetimi konusunda ciddi soru işaretlerini beraberinde getiriyor.
Yapay zekâ destekli dijital yüz ve ses teknolojileri her geçen gün gelişiyor. Ancak bu gelişme, etik sınırların bulanıklaşmasına da neden oluyor. Oyuncuların yaşadığı bu deneyim hem bireyler hem de sektör için önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Uzmanlar, dijital kopya kullanımına yönelik yasal düzenlemelerin acil şekilde güncellenmesi gerektiğini vurguluyor.